Duygusal Açlık mı, Fiziksel Açlık mı? Ayırt Etmenin Beş Kolay Yolu

“Gerçekten aç mıyım, yoksa sadece canım mı bir şeyler istiyor?” Modern yaşamın temposunda çoğumuzun aklına zaman zaman bu soru geliyor. Ne yediğimiz kadar, neden yediğimiz de sağlıklı beslenmenin temelini oluşturuyor. İşte tam bu noktada “fiziksel açlık” ve “duygusal açlık” ayrımı devreye giriyor. Bu yazıda, bu iki açlık türünü kendinizde nasıl fark edebileceğinizi ve bu farkın neden önemli olduğunu anlatacağım. Hazırsan başlayalım!

1. Fiziksel açlık yavaş yavaş hissedilir, duygusal açlık anidir.

Fiziksel açlık genellikle öğün saatlerine yakın yavaş yavaş kendini belli eder. Karın gurultusu, hafif baş dönmesi ya da halsizlik gibi enerji düşüklüğünü belirten sinyaller verir.
Duygusal açlık ise bir anda, adeta “şimdi bir şey yemeliyim!” hissiyle ortaya çıkar.

Kendinize sorabilirsiniz:

“Bu açlığı biraz önce de hissediyor muydum?”
Eğer hayırsa, duygusal bir tetiklenme olabilir.


2. Duygusal açlık genellikle belirli yiyeceklere odaklanır.

Fiziksel açlıkta birçok seçenek size çekici gelebilir: Bir kase çorba da sizi tatmin edebilir, bir tabak nohut da.
Duygusal açlıkta ise genellikle tek bir hedef vardır: Çikolata, dondurma, cips gibi “rahatlatıcı” yiyecekler.

Küçük test:

Açlık hissettiğinizde zihninizi dinleyin: "Herhangi bir yemek yesem geçer mi?"
Eğer “sadece tatlı isterim” diyorsanız, bu duygusal açlık olabilir.

3. Fiziksel açlık midede hissedilir; duygusal açlık zihinsel bir boşluktur.

Karında hafif bir kazınma, midenin boşluğu, bazen baş ağrısı ya da halsizlik... Bunlar fiziksel açlığın işaretleridir. Duygusal açlık ise çoğunlukla bir boşluk doldurma çabasıdır. Stres, öfke, yalnızlık, can sıkıntısı gibi duygularla tetiklenir. Yani aslında aç olan midemiz değil, ruhumuzdur.

Fark etme cümlesi:

“Şu anda midem mi aç, yoksa kendimi daha iyi hissetmek mi istiyorum?”

4. Yedikten sonra nasıl hissettiğin önemli: Doygunluk mu, suçluluk mu?

Fiziksel açlığı doyurduğunuzda bedende rahatlama, zihinde berraklık hissedersiniz. Duygusal yemeden sonra ise çoğu zaman pişmanlık, suçluluk, hatta kontrolsüzlük duygusu oluşabilir.

Unutma:

Yedikten sonra suçluluk değil, doygunluk hissetmelisin.

5. Fiziksel açlık düzenlidir; duygusal açlık tetikleyicilere bağlıdır.

Fiziksel açlık belirli saatlerde ortaya çıkar, öğün düzenine göre tahmin edilebilir. Duygusal açlık ise stresli bir an, sıkıcı bir toplantı, tartışma ya da kötü bir haberle tetiklenebilir.

İpucu:

Günlük tutmak faydalı olabilir: Gün içinde ne zaman ne yediğinizi ve öncesinde nasıl hissettiğinizi not almak farkındalık sağlar.

Duygusal yeme davranışı zamanla ağırlık kontrolü sağlamada zorlanmalara, bağımlılıklara ve sağlıksız bir beslenme döngüsüne dönüşebilir.
Ama bu farkındalıkla başlamak bile, bu döngüyü kırmanın ilk adımıdır.
Kendine karşı nazik olmayı unutma. Senin için, senin ritminde, bilimsel ve sürdürülebilir bir yolculuk başlatmak ve o yolculukta sana eşlik etmemi istersen; duygusal yeme davranışlarını keşfetmek, huzurlu bir beslenme düzeni kurmak için birlikte adım atabiliriz.

Beslenme ihtiyaçtır, ama yeme davranışı bir hikâye anlatır.
Bu hikâyeyi çözümlemek hem duygularınla hem bedeninle barışmanın ilk adımıdır.